18 Eylül 2013 Çarşamba

Güneşi Doğurabilirdim

dışarıdaki gün benim olsaydı eğer
senin için güneşi doğururdum 
sonra belki elmacık kemiğinden öperdim
öperdim eğer eylül benim olabilseydi
gregoryen'in 264. gününe varamadan 
güneşe hazırlanabilseydim ve yürüyebilseydim
sonsuzluğuna denk düşerdim
güneşe karşı durduğumuz sabah
kedinin güvercini yakalamasından belliydi her şey
-ağlamamalıydım-
ağlanmamalı sevgilim
dediğin gibi her şey olması gerektiği gibi
-böyle gerekti-
bu korkunç eylül hüzünleri
bir çocuğun elini bırakıyor kalabalıkta
kalabalıkta sevgilim, gregoryenin 264'üne yaklaşırken
gidilen bir yol gibiyim
Farid Farjad istanbulunda bu sabah
her şey olması gerektiği gibi
bir kez öpebilseydin parmakuçlarımı
gregoryenin bütün günleri bizimdi,
ellerim senin
bu eylül benim ruhumu yine kendime bağışladığı
yine yitik
ve ben en çok seni doğurdum kendi içime

bu eylül'de son
-son